I quit smoking two years ago.
İki yıl önce sigara içmeyi bıraktım.
You are asked to refrain from smoking until the sign is switched off.
İz kapanana kadar sigara içmekten kaçınmanız isteniyor.
Excessive smoking will injure your health.
Aşırı sigara içmek sağlığa zarar verir.
Both drinking and smoking are bad for the health.
Alkol ve sigara içmek sağlık için kötüdür.
I gave up smoking six months ago.
Altı ay önce sigara içmeyi bıraktım.
My parents caught me smoking.
Anne babam beni sigara içerken yakaladı.
He still remembers the day his mother found out he was smoking.
Annesinin onu sigara içerken yakaladığı günü hâlâ unutamaz.
I quit smoking three years ago.
Üç yıl önce sigarayı bıraktım.
Athletes usually abstain from smoking.
Atletler genellikle sigaradan kaçınırlar.
My father gave up smoking last year.
Babam geçen yıl sigarayı bıraktı.
My father gave up smoking.
Babam sigara içmeyi bıraktı.
My father stopped smoking.
Babam sigara içmeyi bıraktı.
My father has given up smoking recently.
Babam sigara içmeyi geçenlerde bıraktı.
My father has decided to quit smoking.
Babam sigarayı bırakmaya karar verdi.
My father decided to quit smoking.
Babam sigarayı bırakmaya karar verdi.
My father quit smoking.
Babam sigarayı bıraktı.
Some people gain weight when they quit smoking.
Bazı insanlar sigara içmeyi bıraktıklarında kilo alır.
Some people gain weight when they stop smoking.
Bazı insanlar sigarayı bıraktıklarında kilo alır.
I stopped smoking completely 3 months ago.
Ben 3 ay önce sigarayı tamamen bıraktım.
I gave up smoking a year ago.
Ben bir yıl önce sigara içmekten vazgeçtim.
I gave up smoking for a year.
Ben bir yıl boyunca sigara içmekten vazgeçtim.
I stopped smoking for the sake of my health.
Ben sağlığımın hatırı için sigara içmeyi bıraktım.
I gave up smoking for health.
Ben sağlık için sigara içmekten vazgeçtim.
I quit smoking and drinking.
Ben sigara ve içki içmekten vazgeçtim.
I'll give up smoking.
Ben sigarayı bırakacağım.
I was persuaded to stop smoking.
Ben sigarayı bırakmak için ikna edildim.
I swear, John. As of today, I quit smoking.
Ben yemin ediyorum, John. Bugün itibariyle, sigarayı bırakıyorum.
The anti-smoking law is just, in my opinion.
Bence, sigara karşıtı yasa makul.
My mother is against smoking.
Benim annem sigara içmeye karşıdır.
Bill stopped smoking.
Bill, sigarayı bıraktı.
Do you have a non-smoking section?
Bir sigara-içilmeyen bölümünüz var mı?
Many countries have laws prohibiting smoking.
Birçok ülkenin sigara içilmesini yasaklayan yasaları var.
He tried in vain to quit smoking.
Boş yere sigarayı bırakmayı denedi.
Bob often tries to give up smoking.
Bob sık sık sigarayı bırakmak için çalışır.
Smoking is forbidden in this area.
Bu alanda sigara içmek yasaktır.
This is a non-smoking compartment.
Bu bir sigara- içilmez kompartmanıdır.
This book is chiefly concerned with the effects of secondhand smoking.
Bu kitap en çok pasif içiciliğin etkileriyle ilgilenmektedir.
This club is fearfully dull. The dance floor is empty and the smoking patio is packed.
Bu kulüp korkunç şekilde sıkıcıdır. Dans alanı boş ve sigara içme verandası tıka basa doludur.
Smoking is not allowed in this room.
Bu odada sigara içmeye izin verilmez.
This smoking pipe is made from briar root.
Bu sigara içme piposu yaban gülü kökünden yapılır.
I don't feel like smoking today.
Bugün canım sigara içmek istemiyor.
Do you mind my smoking here?
Burada sigara içebilir miyim?
Would you mind me smoking here?
Burada sigara içebilir miyim?
Would you mind my smoking here?
Burada sigara içebilir miyim?
You are prohibited from smoking here.
Burada sigara içemezsin.
Smoking is not allowed here.
Burada sigara içilmesine izin verilmez.
There is no smoking here.
Burada sigara içilmez.
Smoking is strictly forbidden here.
Burada sigara içmek kesinlikle yasaktır.
Smoking is not permitted here.
Burada sigara içmeye izin verilmez.
You had better give up smoking at once.
Derhal sigarayı bıraksan iyi olur.
The doctor advised my father to stop smoking.
Doktor babama sigarayı bırakmasını tavsiye etti.
The doctor told me to give up smoking.
Doktor bana sigaradan vazgeçmemi söyledi.
The doctor told Mr. Smith to give up smoking.
Doktor Bay Smith'e sigarayı bırakmasını söyledi.
The doctor urged the patient to stop smoking.
Doktor hastayı sigarayı bırakması için teşvik etti.
The doctor advised him to give up smoking.
Doktor ona sigara içmekten vazgeçmesini tavsiye etti.
The doctor told him to cut down on smoking.
Doktor ona sigarayı azaltmasını söyledi.
The doctor suggested that he should give up smoking.
Doktor ona sigarayı bırakmasını önerdi.
The doctor warned him of the dangers of smoking.
Doktor onu sigara içmenin tehlikeleri hakkında uyardı.
The doctor warned him against smoking.
Doktor sigaraya karşı onu uyardı.
The doctor advised me to stop smoking.
Doktor sigarayı bırakmamı tavsiye etti.
The doctor said he wants you to quit smoking.
Doktor sigarayı bırakmanı istediğini söyledi.
The doctor persuaded him to give up smoking.
Doktor sigarayı bırakması için onu ikna etti.
The doctor suggested that he give up smoking.
Doktor sigarayı bırakmasını önerdi.
The doctor told him to give up smoking and drinking.
Doktor sigarayı ve içkiyi bırakmasını söyledi.
His doctor advised him to give up smoking.
Doktoru ona sigarayı bırakmasını tavsiye etti.
If George doesn't stop smoking, he will run the risk of developing lung cancer.
Eğer George sigara içmeyi bırakmazsa akciğer kanseri gelişme riskini göze alır.
My brother advised me to stop smoking.
Erkek kardeşim bana sigara içmeyi bırakmamı tavsiye etti.
After a heated discussion, a compromise was adopted. Smokers will be allowed to smoke in the smoking corner.
Hararetli bir tartışmadan sonra,uzlaşma sağlandı.Sigara içme köşesinde sigara içenlerin sigara içmesine izin verilecek.
More and more people are becoming aware of the dangers of smoking.
Her geçen gün daha fazla insan sigaranın zararlarının farkına varıyor.
Every time cigarettes go up in price, many people try to give up smoking.
Her zaman sigara fiyatları yükseliyor, çok sayıda insan sigara içmeyi bırakmaya çalışıyor.
He broke himself of the bad habit of smoking.
Kötü sigara alışkanlığından vazgeçti.
The woman promised to go on a diet, to stop smoking, and to do physical exercises.
Kadın diyet yapacağına, sigarayı bırakacağına ve fiziksel egzersiz yapacağına söz verdi.
He doesn't approve of women smoking.
Kadınların sigara içmesini onaylamaz.
Smoking is banned in restaurants in California.
Kaiforniyadaki restoranlarda sigara içmek yasaklanmıştır.
There is no smoking allowed on our campus.
Kampüsümüzde sigara içilmesine izin verilmez.
He stopped smoking because his wife and children asked him to.
Karısı ve çocukları onun sigarayı bırakmasını istedikleri için o sigarayı bıraktı.
I wish I could break the habit of smoking.
Keşke sigara içme alışkanlığından vazgeçebilsem.
I wish that she would stop smoking.
Keşke sigara içmeyi bıraksa.
I wish I could give up smoking.
Keşke sigarayı bırakabilsem.
As a rule, we don't allow smoking.
Kural olarak, sigara içmeye izin vermiyoruz.
Please refrain from smoking in this room.
Lütfen bu odada sigara içmekten kaçının.
Please refrain from smoking cigarettes here.
Lütfen burada sigara içmekten kaçının.
Please refrain from smoking here.
Lütfen burada sigara içmekten sakının.
Please fasten your seat belts, and kindly refrain from smoking.
Lütfen emniyet kemerinizi takınız ve sigara içmekten uzak durunuz.
Please refrain from smoking in public places.
Lütfen halka açık yerlerde sigara içmekten imtina edin.
Please refrain from smoking.
Lütfen sigara içmekten kaçının.
Please give up smoking.
Lütfen sigara içmeyi bırak.
I will keep on smoking no matter what you say.
Ne söylersen söyle sigara içmeyi sürdüreceğim.
When are you going to quit smoking?
Ne zaman sigarayı bırakacaksın?
Why don't you give up smoking?
Niçin sigara içmekten vazgeçmiyorsun?
He tried to give up smoking several times, but failed.
O birkaç kez sigarayı bırakmak için çalıştı, ancak başarısız oldu.
She is always smoking.
O her zaman sigara içiyor.
He kept smoking all the while.
O her zaman sigara içmeye devam etti.
