letter ile ilgili cümleler

The true secret of writing a good letter is to write as if you were talking.
İyi bir mektup yazmanın gerçek sırrı sanki konuşuyormuşsun gibi yazmaktır.

She brought me a letter to translate.
Çevirmem için bana bir mektup getirdi.

It is a very strange letter.
Çok tuhaf bir mektup.

He sent the letter back unopened.
Açmadan mektubu geri gönderdi.

I finished writing the letter by noon.
Öğleye kadar mektubu yazmayı bitirdim.

I wrote a letter to my teacher.
Öğretmenime bir mektup yazdım.

I wanted the teacher to write a letter in English.
Öğretmenin İngilizce olarak bir mektup yazmasını istedim.

Having been written in a hurry, this letter has many mistakes in it.
Aceleyle yazıldığından dolayı, bu mektubun içinde çok hatası var.

Having been wrongly addressed, the letter never reached him.
Adresi yanlış belirtilen mektup, ona hiçbir zaman ulaşmadı.

I read your letter to my family.
Aileme mektubunu okurum.

I am writing a letter now.
Şimdi bir mektup yazıyorum.

I want this letter opened now.
Şimdi bu mektubun açılmasını istiyorum.

This is the first time I've ever written a letter in French.
Şimdiye kadar ilk kez Fransızca bir mektup yazdım.

He sent a letter addressed to his uncle.
Amcasına hitaben bir mektup gönderdi.

You should receive the letter by next Monday.
Önümüzdeki pazartesiye kadar mektubu almalısın.

I received your letter the day before yesterday.
Önceki gün mektubunu aldım.

He suddenly started writing a letter to his mother.
Aniden annesine bir mektup yazmaya başladı.

My mother is writing a letter now.
Annem şimdi bir mektup yazıyor.

I'll send my mother a letter.
Anneme bir mektup göndereceğim.

I'll send a letter to my mother.
Anneme bir mektup göndereceğim.

I wrote a letter to my mother.
Anneme bir mektup yazdım.

I received a letter three months later.
Üç ay sonra bir mektup aldım.

I had received the letter three days before.
Üç gün önce bir mektup almıştım.

Sorry I haven't replied to your letter earlier.
Üzgünüm, mektubuna daha erken cevap vermedim.

As soon as you have the car fixed, please send me a letter with the cost. I'll send you the money.
Arabanın tamiri biter bitmez, lütfen bana masrafları gösteren bir mektup yolla. Gerekli parayı sana göndereceğim.

My friend sent me a letter asking how I was.
Arkadaşım bana nasıl olduğumu soran bir mektup gönderdi.

I got a letter from my friend.
Arkadaşımdan bir mektup aldım.

I'm writing a letter to Tom now.
Şu an Tom'a bir mektup yazıyorum.

I'm now writing a letter to my Chinese teacher, but in English.
Şu anda Çince öğretmenime bir mektup yazıyorum fakat İngilizce.

I'm now writing a letter to my Chinese teacher.
Şu anda Çince öğretmenime bir mektup yazıyorum.

He searched all day for the letter.
Bütün gün mektubu aradı.

My grandmother mailed the letter this morning.
Büyükannem mektubu bu sabah postaladı.

President Taft wrote a warm goodbye letter to his friend.
Başkan Taft arkadaşına sıcak bir veda mektubu yazdı.

She showed me a letter written in English.
Bana İngilizce yazılmış bir mektup gösterdi.

She sent me a letter.
Bana bir mektup gönderdi.

He wrote me a letter.
Bana bir mektup yazdı.

Would you help me post this letter?
Bana bu mektubu postalamamda yardım eder misin?

It is a lot of fun to read his letter sent to me every month.
Bana her ay gönderilen onun mektubunu okumak çok eğlenceli.

He handed me the letter and left.
Bana mektubu verdi ve ayrıldı.

He sent me an affectionate letter.
Bana sevgi dolu bir mektup gönderdi.

Mr Kawabata writes a letter home every year.
Bay Kawabata her yıl evine bir mektup yazıyor.

I received his letter unexpectedly.
Beklenmedik bir şekilde onun mektubunu aldım.

I received a letter from my friend.
Ben arkadaşımdan bir mektup aldım.

I sometimes wrote him a very long letter.
Ben bazen ona çok uzun bir mektup yazarım.

I even wrote a letter to Tom.
Ben bile Tom'a bir mektup yazdım.

I am writing a letter.
Ben bir mektup yazıyorum.

I'm writing a letter.
Ben bir mektup yazıyorum.

I want to send this letter to Japan.
Ben bu mektubu Japonya'ya göndermek istiyorum.

I want this letter registered.
Ben bu mektubu taahhütlü istiyorum.

I will write Judy a letter.
Ben Judy'ye bir mektup yazacağım.

I remember the letter.
Ben mektubu hatırlıyorum.

I remember mailing the letter.
Ben mektubu postaladığımı hatırlıyorum.

When I have finished writing the letter, I will take you to the lake about two miles beyond the hill.
Ben mektubu yazmayı bitirdiğimde, seni yaklaşık olarak tepenin iki mil ötesindeki göle götüreceğim.

Just when I was about to phone her, a letter arrived from her.
Ben ona telefon etmek üzereyken, ondan bir mektup geldi.

I often get a letter from him.
Ben sık sık ondan bir mektup alırım.

I want to have this letter translated into English by tomorrow.
Ben yarına kadar bu mektubu İngilizceye çevirttirmek istiyorum.

I opened the envelope and pulled out a letter.
Ben zarfı açtım ve bir mektup çıkardım.

Would you be willing to write a letter for me?
Benim için bir mektup yazar mısınız?

Would you mind mailing this letter for me?
Benim için bu mektubu postalar mısın?

Can you mail this letter for me?
Benim için bu mektubu postalayabilir misiniz?

I had him write the letter for me.
Benim için ona mektup yazdırdım.

My letter made Susie angry.
Benim mektup Susie'yi kızdırdı.

Bill wrote the letter.
Bill mektup yazdı.

Can you translate a love letter?
Bir aşk mektubu çevirebilir misin?

I got a letter from a friend.
Bir arkadaşımdan mektup aldım.

A messenger took the letter to the White House.
Bir haberci mektubu Beyaz Saray'a götürdü.

You must not write a letter with a pencil.
Bir mektubu kurşun kalem ile yazmamalısın.

I am reading a letter.
Bir mektup okuyorum.

I read a letter.
Bir mektup okuyorum.

Are you writing a letter?
Bir mektup yazıyor musunuz?

Are they writing a letter?
Bir mektup yazıyorlar mı?

I'm writing a letter.
Bir mektup yazıyorum.

I will write a letter.
Bir mektup yazacağım.

I am going to write a letter.
Bir mektup yazacağım.

He wrote a letter.
Bir mektup yazdı.

She wrote a letter.
Bir mektup yazdı.

She wrote a letter.
Bir mektup yazdı.

I wrote a letter.
Bir mektup yazdım.

I wrote a letter.
Bir mektup yazdım.

I am not writing a letter.
Bir mektup yazmıyorum.

I finished writing a letter.
Bir mektup yazmayı bitirdim.

I received her letter the other day.
Birkaç önce onun mektubunu aldım.

This is a very strange letter.
Bu çok tuhaf bir mektup.

I want you to read this English letter.
Bu İngilizce mektubu okumanı istiyorum.

This is an important letter.
Bu önemli bir mektuptur.

This is the letter written by Mr. Brown.
Bu Bay Brown tarafından yazılmış mektup.

This is his answer to my letter.
Bu benim mektubuma onun cevabıdır.

Is this a letter?
Bu bir mektup mu?

There is a blank space in front of the first letter of this sentence that should be removed.
Bu cümlenin ilk harfinin başında kaldırılması gereken bir boşluk var.