Türkçe kelime anlamı Avuç olan Handful kelimesinin kullanıldığı toplam 28 adet cümle bulundu. Handful ile ilgili cümleleri ve bu örnek cümlelerin türkçe anlamlarını altında bulabilirsiniz.
Only a handful of people came to the meeting.
Buluşmaya yalnızca bir avuç dolusu insan geldi.
That boy is a handful.
O çocuk ele avuca sığmıyor.
Only a handful of people know the fact.
Sadece bir avuç dolusu insan gerçeği biliyor.
Tom ate a handful of raisins.
Tom bir avuç dolusu kuru üzüm yedi.
Tom reached into his pocket and pulled out a handful of coins.
Tom cebine uzandı ve bir avuç dolusu bozuk para çıkardı.
Tom bent down and picked up a handful of sand.
Tom eğildi ve bir avuç dolusu kum aldı.
Tom took a handful of popcorn from the bowl.
Tom kaseden bir avuç patlamış mısır aldı.
A handful of soldiers is always better than a mouthful of arguments.
All I have is my wounded body and a handful of bad memories.
Before the advent of antibiotics, physicians had effective treatments for but a handful of diseases.
He scooped up sand by the handful.
