clean ile ilgili cümleler

My mother told me to clean the room.
Annem bana odayı temizlememi söyledi.

My mother put clean sheets on the bed.
Annem, yatağın üstüne temiz çarşaf koydu.

I helped my mother clean the kitchen.
Annemin mutfağı temizlemesine yardım ettim.

His mother made him clean the bathroom.
Annesi ona banyoyu temizletti.

She helped her mother clean the house.
Annesinin evi temizlemesine yardımcı oldu.

You must keep your shoes clean.
Ayakkabılarını temiz tutmalısın.

Clean the dirt off the mirror.
Aynanın kirini temizleyin.

Clean the mirror.
Aynayı temizle.

They climbed up on the roof to clean the chimney.
Bacayı temizlemek için çatıya tırmandılar.

Let's clean the garden, shall we?
Bahçeyi temizleyelim, ne dersin?

Is the bath clean?
Banyo temiz mi?

She suggested that I should clean the bathroom.
Banyoyu temizlememi önerdi.

Some things get more hideous, when you clean them.
Bazı şeyler onları temizlediğin zaman daha iğrenç olur.

I suggest we put on some clean clothes.
Bazı temiz elbiseler giymemizi öneririm.

Keep your nose clean.
Beladan uzak dur.

I clean my teeth with a toothbrush.
Ben bir diş fırçası ile dişlerimi temizlerim.

I don't wanna clean up dog shit.
Ben köpek boku temizlemek istemiyorum.

I've clean forgotten.
Ben tamamen unuttum.

I'm clean.
Ben temizim.

I'll do your shopping, clean up the house, and cook your dinner for you.
Ben, sizin için alışveriş yapacağım, evi temizleyeceğim, ve akşam yemeği pişireceğim.

If you want to have parties in my house, clean up everything afterwards, and don't break anything, or else pay for the damage.
Benim evimde partiler vermek istiyorsanız, daha sonra her şeyi temizleyin ve bir şey kırmayın, ya da zarar için ödeme yapın.

A maid is made to clean your house.
Bir hizmetçi, senin evini temizledi.

Grab a broom and help us clean.
Bir süpürge al ve temizlememize yardım et.

Clean up a little.
Biraz temizle.

He'll make someone clean the room.
Birine odayı temizletecek.

We need to clean the car.
Biz arabayı temizlemeliyiz.

We clean our classroom after school.
Biz okuldan sonra sınıfımızı temizleriz.

We're clean.
Biz temiziz.

It's very clean.
Bu çok temiz.

This table is clean.
Bu masa temiz.

The water in this river is very clean.
Bu nehirdeki su çok temizdir.

I want you to have this room clean and tidy.
Bu odayı temiz ve düzenli tutmanı istiyorum.

This park is really beautiful and clean.
Bu park gerçekten güzel ve temiz.

Clean up this mess.
Bu pisliği temizle.

The classroom is clean.
Bu sınıf temiz.

This one is clean.
Bu temizdir.

It must be a nightmare to clean this place.
Bu yeri temizlemek bir kâbus olmalı.

I'm going to clean your bedroom today.
Bugün yatak odanı temizleyeceğim.

The blouse is clean.
Bulüz temizdir.

The streets are clean.
Caddeler temiz.

I am not going out because I have to clean the house.
Dışarı çıkmıyorum çünkü evi temizlemem gerekiyor.

I will clean up yesterday's work.
Dünkü işi bitireceğim.

You must keep your teeth clean.
Dişlerini temiz tutmalısın.

He had used the used brush to paint the wall green, and he did not clean it afterwards.
Duvarı yeşile boyamak için kullanılmış fırçayı kullanmıştı ve sonradan onu temizlemedi.

If Ted were here, he could help us clean our room.
Eğer Ted burada olsa, odayı temizlememize yardım eder.

I want to clean the house before my parents come.
Ebeveynlerim gelmeden önce evi temizlemek istiyorum.

We must keep our hands clean.
Ellerimizi temiz tutmalıyız.

We should keep our hands clean.
Ellerimizi temiz tutmalıyız.

Are your hands clean?
Ellerin temiz mi?

You must always keep your hands clean.
Ellerini her zaman temiz tutmalısın.

Keep your hands clean.
Ellerini temiz tut.

You must keep your hands clean.
Ellerini temiz tutmalısın.

Clean your hands.
Ellerini temizle.

I had my brother clean the room.
Erkek kardeşime odayı temizlettim.

I'd rather clean my room than spend time doing my homework.
Ev ödevimi yaparak zaman geçirmektense, odamı temizlemeyi tercih ederim.

I would like to drastically decrease the amount of time it takes me to clean the house.
Evi temizlemem için geçen zamanı büyük ölçüde azaltmak istiyorum.

I just told Tom that I wanted him to help clean the garage.
Garajı temizlemek için onun yardım etmesini istediğimi az önce Tom'a söyledim.

Would you be willing to help me clean the garage?
Garajı temizlemem için bana yardım eder misiniz?

I just told Tom that I wanted to help him clean the garage.
Garajı temizlemesinde ona yardım etmek istediğimi az önce Tom'a söyledim.

I talked Tom into helping me clean out the garage.
Garajın dışını temizlememe yardım etmesi için Tom'u ikna ettim.

Let's clean the entire office next Saturday.
Gelecek Cumartesi bütün ofisi temizleyelim.

Let's keep public places clean.
Halka açık yerleri temiz tutalım.

Helen always keeps her room clean.
Helen odasını her zaman temiz tutar.

Every Saturday we clean the whole house.
Her cumartesi bütün evi temizleriz.

You must clean your room every day.
Her gün odanı temizlemelisin.

I clean up my room every Sunday.
Her Pazar odamı temizlerim.

Do we have any clean spoons?
Hiç temiz kaşığımız var mı?

My sister always keeps her room clean.
Kız kardeşim odasını hep temiz tutar.

My dog is very clean.
Köpeğim çok temizdir.

My dog is clean.
Köpeğim temizdir.

How many times do I have to tell you to clean your room?
Kaç kez odanı temizlemeni söylemek zorundayım?

Cats are very clean animals.
Kediler çok temiz hayvanlardır.

It is our duty to keep our town clean.
Kendi kasabamızı temiz tutmak bizim görevimizdir.

We should keep ourselves clean.
Kendimizi temiz tutmalıyız.

Clean out the shed and throw away things you don't need.
Kulübeyi temizleyin ve ihtiyacınız olmayan şeyleri atın.

Could you please bring me a clean knife?
Lütfen bana temiz bir bıçak getirir misin?

Please clean the floor with this mop.
Lütfen bu paspasla zemini temizle.

Please clean those dishes.
Lütfen bu tabakları yıka.

Please help me clean the house.
Lütfen evi temizlememe yardım et.

Please clean it up.
Lütfen onu temizle.

I quit my job and moved so I could start off with a clean slate.
Maziye sünger çekip yeniden başlamak için işimi bıraktım ve taşındım.

I'll clean up the kitchen later.
Mutfağı daha sonra temizleyeceğim.

We must clean up the kitchen.
Mutfağı temizlemeliyiz.

Clean up the kitchen.
Mutfağı temizleyin.

The kitchen was clean.
Mutfak temizdi.

Clean the window with a damp cloth.
Nemli bir bezle pencereyi temizle.

She promised me that she would clean my room.
O bana odamı temizleyeceğine söz verdi.

It's neat and clean.
O düzgün ve temiz.

She asked him to help her father clean the garage, but he said that he was too busy to help.
O ona babasının garajı temizlemesine yardım etmesini rica etti fakat o yardım edemeyecek kadar çok meşgul olduğunu söyledi.