Our employees are working around the clock to fix the damage caused by the ice storm.
İşçilerimiz buz fırtınasının neden olduğu hasarı onarmak için gece gündüz çalışıyorlar.
Climate change, civil war, financial hardship, and infrastructural chaos have all caused turmoil in this country.
İklim değişimi, iç savaş,finansal zorluk ve altyapısal kaosun hepsi bu ülkede karışıklığa neden olmuştu.
Toil and worry caused his health to break down.
Çok çalışmak ve endişe onun sağlığının bozulmasına neden oldu.
The pain caused by love is much sweeter than any pleasure.
Aşkın verdiği acı herhangi bir zevkten daha tatlıdır.
Everywhere you look you can see damage caused by the earthquake.
Baktığınız her yerde depremin sebep olduğu hasarı görebilirsiniz.
Some diseases are caused by a defective gene.
Bazı hastalıklara kusurlu bir gen tarafından sebep olunmaktadır.
When we hear of a divorce we assume that it was caused by the inability of those two people to agree upon fundamentals.
Bir boşanma duyduğumuzda biz bunun o iki kişinin temel ilkeler üzerinde anlaşmaya varma yetersizliğinden kaynaklandığını varsayıyoruz.
I caused an accident.
Bir kazaya neden oldum.
A traffic accident caused us a lot of trouble.
Bir trafik kazası, bize bir sürü soruna neden oldu.
That disease is caused by bacteria.
Bu hastalığa bakteri neden olur.
It is a complete mystery what caused the accident.
Bu kazaya neyin sebep olduğu tam bir sır.
Some politicians are considered to have caused that incident.
Bu olaya bazı politikacıların neden oldukları kabul edilmektedir.
I caused this.
Buna ben sebep oldum.
All the same, we still need a scientific account of how exactly pains are caused by brain processes.
Buna rağmen, bizim hâlâ ağrıların beyin işlemleri tarafından tam olarak nasıl neden olduğu hakkında bilimsel bir açıklamaya ihtiyacımız var.
You caused this.
Buna sen sebep oldun.
Tom caused this.
Buna Tom neden oldu.
Although CFIT accounted for just over a third of crashes in the past six years, it caused 53% of the deaths.
CFIT son altı yıldır çarpışmaların sadece üçte birinin üzerinde olduğunu açıklamasına rağmen ölümlerin %53'üne sebep oldu.
The experience caused Tom great pain.
Deneyim Tom'a büyük acıya sebep oldu.
The earthquake caused the house to rattle.
Deprem evin tıkırdamasına neden oldu.
The earthquake caused widespread damage.
Deprem geniş çaplı hasara yol açtı.
The recession caused many businesses to close.
Durgunluk birçok işletmenin kapanmasına neden oldu.
The power outage was caused by a squirrel.
Elektrik kesintisine bir sincap neden oldu.
The storm caused a lot of damage.
Fırtına çok hasara sebep oldu.
The storm caused a power outage.
Fırtına bir elektrik kesintisine neden oldu.
What was it that caused you to change your mind?
Fikrini değiştirmene sebep olan neydi?
The news caused her much pain.
Haber ona çok acı verdi.
The news caused him to explode with anger.
Haber onun öfkeden patlamasına neden oldu.
The earthquake in Hokkaido caused extensive damage.
Hokkaido'daki deprem büyük hasara sebep oldu.
A bad cold caused the singer to lose his voice.
Kötü bir soğuk algınlığı şarkıcının sesini kaybetmesine sebep oldu.
The bad harvest caused massive food shortages.
Kötü hasat büyük gıda sıkıntısına neden oldu.
The snow caused me to miss the train.
Kar tireni kaçırmama neden oldu.
The accident has caused many deaths.
Kaza çok sayıda ölümlere neden oldu.
The news of the accident caused public alarm.
Kaza haberi kamu alarmına neden oldu.
The accident caused traffic confusion.
Kaza trafik karışıklığa neden oldu.
The accident caused a traffic jam.
Kaza trafik sıkışıklığına neden oldu.
The accident was caused chiefly by the changeable weather.
Kazaya genellikle değişken hava koşulları tarafından sebep olundu.
Who caused the accident?
Kazaya kim neden oldu?
It is still unclear what caused the accident.
Kazaya neyin sebep olduğu hala açık değil.
I deeply regret having caused the accident.
Kazaya sebep olduğuma son derece pişmanım.
Do you know what caused the problem?
Neyin soruna sebep olduğunu biliyor musunuz?
It caused quite a commotion.
O oldukça bir kargaşaya neden oldu.
I caused him a lot of trouble.
Ona bir sürü sorun yarattım.
What caused it?
Ona ne sebep oldu?
What caused that?
Ona ne sebep oldu?
His careless driving caused the accident.
Onun dikkatsiz sürüşü kazaya sebep oldu.
What do you think caused him to lose his job?
Onun işini kaybetmesine neyin sebep olduğunu düşünüyorsun?
Her unusual behavior caused our suspicions.
Onun tuhaf davranışı şüphelenmemize neden oldu.
What caused the explosion?
Patlamanın sebebi neydi?
I'm sorry to have caused you all this trouble.
Sana bütün bu sorunları yarattığım için üzgünüm.
Because it is politics that has caused this war, making the war our everyday reality.
Savaşı gündelik gerçeklik yaparak, bu savaşa sebep olan politik görüştür.
If you want to know why, it's because I caused five car accidents this year.
Sebebini bilmek istiyorsan, bu yıl beş araba kazasına neden olduğum içindir.
The flood caused a disaster in their community.
Sel onların toplumunda bir felakete neden oldu.
The flood caused a lot of damage.
Sel pek çok zarara neden oldu.
The flood caused a crisis for their community.
Sel toplulukları için bir krize neden oldu.
Recent developments caused them to change their travel plans.
Son gelişmeler onların seyahat planlarını değiştirmelerine neden oldu.
Does anyone know what caused the problem?
Soruna neyin sebep olduğunu bilen biri var mı?
The water pressure caused the pipe to burst.
Su basıncı borunun patlamasına neden oldu.
The typhoon caused damage in many areas.
Tayfun birçok alanda hasara neden oldu.
The typhoon caused the river to flood.
Tayfun nehrin taşmasına neden oldu.
Tom can still remember the pain caused when Mary left him.
Tom Mary'nin onu terkettiği zaman duyduğu acıyı hâlâ hatırlayabiliyor.
Tom is the one who caused the problem.
Tom soruna neden olan kişidir.
The traffic jam caused me to be late for the meeting.
Trafik sıkışıklığı toplantıya geç kalmama neden oldu.
The fire caused a panic in the theater.
Yangın tiyatroda paniğe neden oldu.
It transpired that fire was caused by a careless smoker.
Yangına dikkatsiz bir sigara içicisinin sebep olduğu ortaya çıktı.
What makes you think that's what caused the fire?
Yangına sebep olan şeyin o olduğunu sana ne düşündürüyor?
The injury caused the athlete great pain.
Yara atletin büyük acı çekmesine sebep oldu.
It was the increase in population that caused the poverty.
Yoksulluğun nedeni nüfus artışıydı.
A common misconception about Christopher Columbus is that he once impressed a tribe of natives by predicting the lunar eclipse. The truth of the matter is that he CAUSED it.
A mystery disease caused the grapes to wither on the vine.
Absence of rain caused the plants to die.
Accidents don't happen; they're caused.
According to dentists, decayed teeth are not always caused by sweets.
Africanized bee colonization caused a panic in America in the 90s.
Africanized bee colonization caused a panic in the United States in the 90s.
After looking through your file, we ask that you excuse us for any inconveniences caused.
An absence of rain caused wild plants to die.
And I'm sure I know what caused it.
Anger caused him to tremble.
Any trouble Tom's ever gotten into was caused by alcohol.
Are you suggesting I was the one who caused the problem?
As a result of some factories using fossil fuels, chemical emissions have already caused serious environmental problems.
Computers caused a great, if gradual, change.
Crashes in the early days of commercial jets tended to be caused by technical faults, such as metal fatigue in the airframe or engines.
Do you realize how much trouble you've caused?
Due to the catastrophe caused by the huge tsunami, damage was sustained by the nuclear reactor as well as explosions at the nuclear power plant.
Dust Devils may look like tornadoes, but dust devils are not formed by thunderstorms and do not drop from the sky. Dust devils are caused by swirling winds that rise with the warm air found over the ground.
Expectation caused her to be flushed with excitement.
Fear of falling caused him to freeze.
Gastroenteritis is often caused by the norovirus.
Happening in a city, the accident would have caused a disaster.
Has Tom ever caused problems for anybody?
He caused me to miss the bus.
He caused this.
He denies any liability for the damage caused.
