Aranacak Kelime ›

Türkçe kelime anlamı Kış olan Winter kelimesinin kullanıldığı toplam 80 adet cümle bulundu. Winter ile ilgili cümleleri ve bu örnek cümlelerin türkçe anlamlarını altında bulabilirsiniz.

Winter kelimesiyle ilgili örnek Cümleler

The 2014 Sochi Winter Olympics are now over.
2014 Sochi Kış olimpiyatları artık bitti.

The 2014 Sochi Winter Olympics official mascots are The Polar Bear, The Hare, The Leopard and two aliens called The Snowflake and The Ray of Light.
2014 Sochi Kış Olimpiyatları resmi maskotları The Polar Bear, The Hare, The Leopard ve The Snow Flake ve The Ray of Light denilen iki uzaylı.

Spring follows winter.
İlk bahar kışı izler.

Strawberries sell for a high price in the winter.
Çilek kışın yüksek fiyata satılıyor.

Strawberries are expensive in the winter.
Çilekler kışın pahalıdır.

It will be winter before long.
Çok geçmeden kış olacak.

We have had a very hard winter.
Çok sert bir kış yaşadık.

It was a very cold winter.
Çok soğuk bir kıştı.

The island is covered with ice and snow during the winter.
Ada kış boyunca buzla ve karla kaplıdır.

My family goes skiing every winter.
Ailem her kış kayak yapmaya gider.

I want to come here next winter again.
Önümüzdeki kış buraya tekrar gelmek istiyorum.

I know better than to climb mountains in winter without making all necessary preparations beforehand.
Önceden gerekli tüm hazırlıkları yapmadan kışın dağlara tırmanmamam gerektiğini biliyorum.

In Ankara, all the seasons are like winter.
Ankara'da, tüm mevsimler kış gibi.

I met her in the winter three years ago.
Üç yıl önce kışın onunla tanıştım.

Bears hibernate during the winter.
Ayılar kış uykusuna yatar.

I was born in the winter.
Ben kışın doğdum.

I used to go skiing in winter.
Ben kışın kayak yapmaya giderdim.

I met her last winter.
Ben onunla geçen kış tanıştım.

I met her one winter day.
Bir kış günü onunla tanıştım.

Many trees lose their leaves in the winter.
Birçok ağaçlar kış mevsiminde yapraklarını kaybederler.

I met her in the winter a number of years ago.
Birkaç yıl önce kışın ona rastladım.

I met her in the winter several years ago.
Birkaç yıl önce sonbaharda onunla tanıştım.

We are having a mild winter.
Biz ılıman bir kış geçiriyoruz.

We expect a very cold winter this year.
Biz bu yıl çok soğuk bir kış bekliyoruz.

We were in London last winter.
Biz geçen kış Londra'daydık.

We wear wool in winter.
Biz kış aylarında yünlü giyeriz.

This winter is warm.
Bu kış ılık.

We'll have little snow this winter.
Bu kış çok az kar olacak.

We have had little snow this winter.
Bu kış çok az kar vardı.

We have had a lot of snow this winter.
Bu kış çok kar aldık.

It's very cold this winter.
Bu kış çok soğuk.

He is talking of going to Spain this winter.
Bu kış İspanya'ya gitmekten bahsediyor.

We had less snow this winter than last.
Bu kış öncekinden daha az kar var.

This winter will probably be very cold.
Bu kış galiba çok soğuk olacak.

We have had more snow than usual this winter.
Bu kış her zamankinden daha çok kar vardı.

I went skiing for the first time this winter.
Bu kış ilk defa kayak yapmaya gittim.

We probably won't have much snow this winter.
Bu kış muhtemelen fazla karımız olmayacak.

The temperature is above average this winter.
Bu kış sıcaklık ortalamanın üzerinde.

We had less snow this winter than we had expected.
Bu kış umduğumuzdan daha az kar aldık.

This winter has been mild.
Bu kış yumuşaktı.

We have a severe winter this year.
Bu yıl şiddetli bir kış var.

We have a mild winter this year.
Bu yıl hafif bir kış var.

This is the coldest winter that we have had in thirty years.
Bu, otuz yıl içerisinde yaşadığımız en soğuk kıştır.

This was the coldest winter in twenty years.
Bu, yirmi yıl içinde en soğuk kıştı.

This is the coldest winter we have had in twenty years, I hear.
Bunun bizim yirmi yıl içerisinde yaşadığımız en soğuk kış olduğunu duyuyorum.

We don't have much snow here even in the winter.
Burada kışın bile çok karımız olmaz.

My lips often get chapped in the winter.
Dudaklarım kışın sık sık çatlar.

My parents enjoy skiing every winter.
Ebeveynlerim her kış kayak yapmaktan hoşlanır.

In the old days we would go ice skating in the winter, but now we are too old.
Eski günlerde, kışın buz pateni yapmaya giderdik ama şimdi çok yaşlıyız.

What's your favorite winter activity?
Favori kış etkinliğin nedir?

What's your favorite winter sport?
Favori kış sporun nedir?

What's your favorite winter food?
Favori kış yiyeceğin nedir?

Finland eliminated Russia from the Winter Olympics hockey tournament.
Finlandiya Rusya'yı Kış Olimpiyatları hokey turnuvasından eledi.

Mt. Fuji is covered with snow in winter.
Fuji Dağı Kışın karla kaplıdır.

The sun goes down by 4 p.m. in the winter.
Güneş kışın akşam 4'te batar.

The sun sets earlier in the winter.
Güneş kışın daha erken batar.

There was a lot of snow last winter.
Geçen kış çok kar vardı.

There were many snow storms last winter.
Geçen kış çok sayıda kar fırtınası vardı.

I was in Boston last winter.
Geçen kış Boston'daydım.

We had a good deal of snow last winter.
Geçen kış epeyce kar yağdı.

I went skiing in Canada last winter.
Geçen kış Kanada'da kayak yapmaya gittim.

Last winter, I went to Canada to ski.
Geçen kış kayak yapmak için Kanada'ya gittim.

Tom slipped on ice and broke his hip last winter.
Geçen kış Tom buzda kaydı ve kalçasını kırdı.

I went skiing at Zao last winter.
Geçen kış Zao'ya kayak yapmaya gittim.

We had a mild winter last year.
Geçen yıl ılımlı bir kış geçirdik.

The government would give them food for the winter.
Hükümet kış için onlara yemek verirdi.

Which do you like better, summer or winter?
Hangisini daha çok seversin, yazı mı yoksa kışı mı?

I get chapped lips every winter.
Her kış dudaklarım çatlar.

He skis in Hokkaido every winter.
Her Kış Hokkaido'da kayak yapar.

They go skiing at Nozawa every winter.
Her Kış Nozawa'ya kayak yapmaya giderler.

I met her on a certain winter day.
Herhangi bir kış gününde ona rastladım.

I can't do without a coat in the winter.
Kış aylarında paltosuz yapamam.

Winter changed to spring.
Kış bahara döndü.

Winter is my favorite season.
Kış benim gözde mevsimimdir.

Many bees died during the winter.
Kış boyunca birçok arı öldü.

I suffer from depression during the winter.
Kış boyunca depresyona girerim.

He went skiing during the winter.
Kış boyunca kayak yapmaya gitti.

They would stay there for the winter.
Kış boyunca orada kalırlardı.

During the winter, I sleep with two quilts.
Kış boyunca, iki yorgan ile uyurum.

Winter in this area was extremely cold.
Kış bu alanda son derece soğuktu.

Winter is my favourite season.
Kış en sevdiğim mevsimdir.

Winter is gone.
Kış geldi.

Winter is just around the corner.
Kış geliyor.

Winter is coming on.
Kış geliyor.

Winter is coming.
Kış geliyor.

We're running short of fuel for the winter.
Kış için yakıtımız tükeniyor.

There are a lot of fires in the winter.
Kış mevsiminde çok sayıda yangın vardır.

I always catch colds in the winter.
Kış mevsiminde her zaman üşütürüm.

I like winter.
Kış mevsimini severim.

I don't like winter.
Kış mevsimini sevmem.

I like winter better than summer.
Kış mevsimini Yaz mevsiminden daha çok seviyorum.

Winter is cold, but I like it.
Kış soğuk fakat ben seviyorum.

It was the end of winter, and the weather was very cold.
Kış sonuydu ve hava çok soğuktu.

He shows interest in winter sports.
Kış sporlarına ilgi gösterir.

How did you spend your winter vacation?
Kış tatilini nasıl geçirdin?

Did you enjoy your winter holidays?
Kış tatillerini beğendin mi?

Spring comes between winter and summer.
Kış ve Yaz arasında İlkbahar gelir.

Winter is the coldest season of the year.
Kış yılın en soğuk mevsimdir.

Winter is coming soon.
Kış yakında geliyor.

Winter is approaching.
Kış yaklaşıyor.