Aranacak Kelime ›

Türkçe kelime anlamı Güçlükle olan Scarcely kelimesinin kullanıldığı toplam 61 adet cümle bulundu. Scarcely ile ilgili cümleleri ve bu örnek cümlelerin türkçe anlamlarını altında bulabilirsiniz.

Scarcely kelimesiyle ilgili örnek Cümleler

We scarcely had time for lunch.
Öğle yemeği için neredeyse zamanımız yoktu.

I had scarcely entered the class before the students started asking questions.
Öğrenciler sorular sormaya başladığında sınıfa henüz girmiştim.

I could scarcely stand on my feet.
Ayaklarımın üzerinde güçlükle durabiliyordum.

There are scarcely any flowers in our garden.
Bahçemizde yok denecek kadar az çiçek var.

I scarcely believed my eyes.
Ben gözlerime güçlükle inandım.

I can scarcely believe it.
Ben ona neredeyse hiç inanamıyorum.

I scarcely think so.
Ben pek öyle düşünmüyorum.

Scarcely had the rain stopped before a rainbow appeared.
Bir gökkuşağı belirmeden önce, hemen hemen yağmur durmuştu.

I scarcely slept a wink.
Neredeyse gözümü bile kırpmadım.

There was scarcely any money left.
Neredeyse hiç para kalmamıştı.

He died when he was scarcely thirty.
Neredeyse otuz yaşındayken öldü.