Aranacak Kelime ›

Türkçe kelime anlamı Nadiren olan Rarely kelimesinin kullanıldığı toplam 80 adet cümle bulundu. Rarely ile ilgili cümleleri ve bu örnek cümlelerin türkçe anlamlarını altında bulabilirsiniz.

Rarely kelimesiyle ilgili örnek Cümleler

When writing English, she rarely makes a mistake.
İngilizce yazarken, nadiren hata yapar.

My father rarely, if ever, goes out on Sundays.
Babam nadiren, kırk yılda bir, Pazar günleri dışarı çıkar.

My father rarely goes to extremes.
Baban nadiren aşırıya kaçar.

I used to go fishing quite often, but now I rarely go.
Balık tutmaya oldukça sık giderdim ama şimdi nadiren gidiyorum.

I rarely catch a cold.
Ben nadiren soğuk algınlığı olurum.

I rarely saw him at school.
Ben okulda onu nadiren gördüm.

I see it rarely.
Ben onu nadiren görüyorum.

We rarely come across big names.
Biz büyük isimlere nadiren rastlarız.

It rarely snows in this area.
Bu alanda nadiren kar yağar.

These structures would rarely, if ever, occur in spoken English.
Bu yapılar nadiren, kırk yılda bir, konuşma İngilizcesinde olurlar.

The mandatory character of schooling is rarely analyzed in the multitude of works dedicated to the study of the various ways to develop within children the desire to learn.
Eğitimin zorunlu karakteri çocukların içinde öğrenme arzusu geliştirmek için çeşitli şekillerde çalışmaya adanmış işlerin çokluğunda nadiren analiz edilir.