Türkçe kelime anlamı Davul olan Drums kelimesinin kullanıldığı toplam 27 adet cümle bulundu. Drums ile ilgili cümleleri ve bu örnek cümlelerin türkçe anlamlarını altında bulabilirsiniz.
Children like to beat drums.
Çocuklar davul çalmayı severler.
John was beating the drums loudly.
John yüksek sesle davulları çalıyordu.
The musician beat his drums loudly.
Müzisyen davulunu yüksek sesle çaldı.
Roger Miller learned to play the guitar and the violin. Much later, he learned to play the drums.
Roger Miller gitar ve keman çalmayı öğrendi. Çok daha sonra, davul çalmayı öğrendi.
Tom asked Mary not to play the drums so late at night.
Tom Mary'den gece geç saatlerde davul çalmamasını rica etti.
Tom can't play the drums all that well.
Tom o kadar iyi davul çalamaz.
Tom started playing drums when he was thirteen.
Tom on üç yaşında davul çalmaya başladı.
Tom can already play the drums better than I could at his age.
Tom zaten davulu onun yaşındayken çalabileceğimden daha iyi çalabiliyor.
I heard Tom playing drums with his band yesterday.
Tom'un dün kendi orkestrasıyla davul çaldığını duydum.
Brushes give drums a subtler sound than regular drumsticks do.
Christian had been playing the piano for three years when he decided to play the drums.
