dangerous ile ilgili cümleler

The man extricated Ellie from a dangerous situation.
Adam Ellie'yi tehlikeli bir durumdan kurtardı.

The kidnappers may be armed and dangerous.
Adam kaçıranlar silahlı ve tehlikeli olabilir.

Without humility, courage is a dangerous game.
Alçakgönüllülük olmadan, yiğitlik tehlikeli bir oyundur.

It's evident that human behaviour is more dangerous for the environment than radiation.
Apaçık ortadadır ki, insan davranışları çevre için radyasyondan daha tehlikelidir.

It's dangerous to play around the fire.
Ateş etrafında oynamak tehlikelidir.

Fire is always dangerous.
Ateş her zaman tehlikelidir.

It's dangerous to play with fire.
Ateşle oynamak tehlikelidir.

Playing with fire is dangerous.
Ateşle oynamak tehlikelidir.

The atomic energy is expensive and dangerous.
Atom enerjisi pahalı ve tehlikeli.

What we're doing now is very dangerous.
Şu anda yaptığımız çok tehlikeli.

Those people are dangerous.
Şu insanlar tehlikeli.

You ought to know better than to go to such a dangerous place.
Böyle tehlikeli bir yere gitmeyecek kadar mantıklı olmalısın.

New York, where my father is staying on business, is a much more dangerous city than Tokyo.
Babamın iş nedeniyle kaldığı New York, Tokyo'dan çok daha tehlikeli bir şehirdir.

Some people say Boston is a dangerous city.
Bazı insanlar Boston'un tehlikeli bir şehir olduğunu söylüyorlar.

Some people think that hang gliding is a dangerous sport.
Bazı insanlar uçma sporunun tehlikeli bir spor olduğunu düşünüyor.

Some snakes are dangerous.
Bazı yılanlar tehlikelidir.

Sometimes, Grandma is more dangerous than the KGB.
Bazen büyükanneler, KGB'den daha tehlikelidir.

Wait, it could be dangerous.
Bekleyin, bu tehlikeli olabilir.

I'm dangerous.
Ben tehlikeliyim.

I think it dangerous for children to swim in this lake.
Bence çocukların bu havuzda yüzmeleri tehlikeli.

I think it's dangerous to climb a mountain on a day when it's stormy.
Bence fırtınalı bir havada dağa tırmanmak tehlikelidir.

I think it dangerous for you to cross the river.
Bence nehri geçmen tehlikeli.

Riding double on a bicycle is dangerous.
Bir bisiklete iki kişi binmesi tehlikelidir.

Driving during a storm can be dangerous.
Bir fırtına anında araba sürmek tehlikeli olabilir.

A dog is sometimes a dangerous animal.
Bir köpek bazen tehlikeli bir hayvandır.

Is it dangerous to take a subway alone?
Bir metroya tek başına binmek tehlikeli mi?

He completed many dangerous bombing raids.
Bir sürü tehlikeli bombardıman saldırılarını tamamladı.

Flying a kite can be dangerous.
Bir uçurtma uçurmak tehlikeli olabilir.

It's dangerous to live near a volcano.
Bir volkanın yanında yaşamak tehlikeli.

A little knowledge can be a dangerous thing.
Biraz bilgi tehlikeli bir şey olabilir.

A little learning is a dangerous thing.
Birazcık öğrenme tehlikeli bir şeydir.

We've been in dangerous situations before.
Biz daha önce tehlikeli durumlarda bulunduk.

What we've been asked to do is very dangerous.
Bizden yapılması istenilen şey çok tehlikeli.

I've heard that Boston is a dangerous place. Is that true?
Boston'un tehlikeli bir yer olduğunu duydum. Bu doğru mu?

This will be a very dangerous mission.
Bu çok tehlikeli bir görev olacak.

This could be very dangerous.
Bu çok tehlikeli olabilir.

This is very dangerous.
Bu çok tehlikeli.

It's awfully dangerous.
Bu çok tehlikeli.

It's too dangerous.
Bu çok tehlikeli.

This country's roads are the most dangerous in the world.
Bu ülkenin yolları dünyanın en tehlikelisidir.

This is way too dangerous for a child to play with.
Bu bir çocuğun oynaması için çok tehlikeli.

It is very dangerous to cross this street.
Bu caddeyi geçmek tehlikelidir.

There's a lot of dangerous stuff in this warehouse.
Bu depoda bir sürü tehlikeli şey var.

It's dangerous to swim in this lake.
Bu gölde yüzmek tehlikelidir.

It's really dangerous.
Bu gerçekten tehlikeli.

It must be dangerous to swim in this rapid stream.
Bu hızlı akıntıda yüzmek tehlikeli olmalı.

I'd never do anything so dangerous.
Bu kadar tehlikeli bir şeyi asla yapmam.

The ghetto in this town is dangerous at night.
Bu kasabadaki getto geceleyin tehlikelidir.

This intersection is dangerous.
Bu kavşak tehlikeli.

This chemical is extremely dangerous.
Bu kimyasal son derece tehlikeli.

This mission is highly secret and extremely dangerous.
Bu misyon oldukça gizli ve son derece tehlikeli.

This river is dangerous for children to swim in.
Bu nehir çocukların yüzmesi için tehlikeli.

This river is dangerous to swim in.
Bu nehir içinde yüzmek için tehlikelidir.

That river is dangerous to swim in.
Bu nehir içinde yüzmek için tehlikelidir.

This river is very dangerous to swim in.
Bu nehir yüzmek için çok tehlikeli.

This river is dangerous to swim across.
Bu nehir yüzmek için tehlikeli.

It's dangerous to swim in this river.
Bu nehirde yüzmek tehlikelidir.

It is dangerous for you to swim in this river.
Bu nehirde yüzmen senin için tehlikelidir.

This is risky and dangerous.
Bu riskli ve tehlikeli.

This beach has a strong and dangerous riptide.
Bu sahil güçlü ve tehlikeli bir gelgite sahiptir.

This kind of work is very dangerous.
Bu tür iş çok tehlkeli.

This is dangerous stuff.
Bu tehlikeli şey.

It's a dangerous world.
Bu tehlikeli bir dünya.

This is a dangerous mission.
Bu tehlikeli bir görev.

It might be dangerous.
Bu tehlikeli olabilir.

That can be dangerous.
Bu tehlikeli olabilir.

This is dangerous.
Bu tehlikeli.

It's not just illegal, it's also dangerous.
Bu yasal değil, hatta tehlikeli.

This place is dangerous.
Bu yer tehlikeli.

This road is dangerous.
Bu yol tehlikeli.

I don't want to do it because it's dangerous and it's stupid.
Bunu yapmak istemiyorum. Çünkü çok tehlikeli ve aptalca.

I warned you about how dangerous it would be.
Bunun ne kadar tehlikeli olacağı hakkında seni uyardım.

It is dangerous to cross the street here.
Burada caddeyi geçmek tehlikelidir.

It's too dangerous for you to stay here.
Burada kalman çok tehlikeli.

I've got a dangerous situation here.
Burada tehlikeli bir durumum var.

It is dangerous to swim here.
Burada yüzmek tehlikelidir.

I think it's dangerous to swim here.
Burada yüzmenin tehlikeli olduğunu düşünüyorum.

It's dangerous here.
Burası tehlikeli.

Playing in the street is dangerous.
Caddede oynamak tehlikeli.

It is dangerous to play in the street.
Caddede oynamak tehlikelidir.

It's dangerous to tell Chris your secrets because he tells everybody.
Chris'e sırlarını anlatman tehlikeli çünkü herkese söyler.

The world is a dangerous place.
Dünya tehlikeli bir yerdir.

The world is dangerous.
Dünya tehlikeli.

Take care! It's dangerous to drive drunk.
Dikkat edin! Sarhoşken araba sürmek tehlikelidir.

Science can be dangerous when applied carelessly.
Dikkatsizce uygulandığı zaman bilim tehlikeli olabilir.

Handling dynamite can be dangerous.
Dinamit taşıma tehlikeli olabilir.

The situation seemed very tense and dangerous.
Durum çok gergin ve tehlikeli görünüyordu.

It's dangerous to fool around with electricity.
Elektrikle oynamak çok tehlikelidir.

The storm is dangerous.
Fırtına tehlikelidir.