Aranacak Kelime ›

Türkçe kelime anlamı Banka olan Bank kelimesinin kullanıldığı toplam 80 adet cümle bulundu. Bank ile ilgili cümleleri ve bu örnek cümlelerin türkçe anlamlarını altında bulabilirsiniz.

Bank kelimesiyle ilgili örnek Cümleler

She continued her job in the bank.
İşine bankada devam etti.

There is a bank in front of the station.
İstasyonun önünde bir banka vardır.

Is there a bank near the station?
İstasyonun yakınında bir banka var mı?

He deposited the prize money in the bank.
Ödül parasını bankaya yatırdı.

I want to get a bank loan in half a year's time - what should I be doing now?
Altı aylığına banka kredisi almak istiyorum. Şimdi ne yapıyor olmalıyım?

A gang of three robbed the bank in broad daylight.
Üç kişilik bir çete güpegündüz bankayı soydular.

I've just been to the bank.
Az önce bankadaydım.

I have just been to the Midori Bank.
Az önce Midori Bank'taydım.

He keeps all his savings in the bank.
Bütün tasarruflarını bankada tutar.

My father works for a bank.
Babam bir banka için çalışıyor.

My father is a bank clerk.
Babam bir banka memuru.

Your father works for a bank, doesn't he?
Baban bir bankada çalışıyor, değil mi?

His father is a bank employee.
Babası bir banka çalışanı.

Her father is a bank employee.
Babası bir banka çalışanı.

Will you show me the way to the bank?
Bana bankaya giden yolu gösterir misiniz?

The bank will cash your fifty dollar check.
Banka 50 dolarlık çekini nakite çevirecek.

The bank closes at 3pm.
Banka öğleden sonra saat üç'te kapanıyor.

The bank vetoed my student loan application.
Banka öğrenci kredi talebimi veto etti.

Is the bank open?
Banka açık mı?

The bank has loaned the company $1,000,000.
Banka şirkete 1,000,000 dolar kredi verdi.

The bank loaned the company $1 million.
Banka şirkete bir milyon dolar kredi verdi.

Is the bank far from here?
Banka buradan uzak mı?

The bank shuts late on Fridays.
Banka cuma günleri geç kapanır.

The bank is not open on Saturdays.
Banka cumartesi günleri açık değil.

Enclosed is a copy of the bank transfer receipt.
Banka dekontunun bir kopyası eklidir.

The bank collapsed during the recession.
Banka ekonomik durgunluk sırasında çöktü.

May we know your bank account?
Banka hesabını bilmemizde bir sakınca var mı?

Bank services are getting more and more expensive.
Banka hizmetleri gittikçe daha pahalı oluyor.

The bank keeps money for people.
Banka insanlar için para tutar.

How late is the bank open?
Banka ne kadar geç saatlere kadar açık?

Where is the bank?
Banka nerede?

Where's the bank?
Banka nerede?

The bank loaned him 500 dollars.
Banka ona 500 dolar ödünç verdi.

The bank loaned her 500 dollars.
Banka ona 500 dolar ödünç verdi.

The bank lent him 500 dollars.
Banka ona 500 dolar ödünç verdi.

The bank lent her 500 dollars.
Banka ona 500 dolar ödünç verdi.

The bank refused to give them more credit.
Banka onlara daha fazla kredi vermeyi reddetti.

The bank holds a mortgage on his building.
Banka onun binasına ipotek koyuyor.

The bank reassured us that our money was safe.
Banka paramızla ilgili guvence verdi.

The bank is closed on Sunday.
Banka pazar günü kapalı.

The bank stays open from eight until two.
Banka sekizden ikiye kadar açık kalır.

The bank robbers dispersed in all directions.
Banka soyguncuları bütün yönlere dağıldılar.

The bank robbers killed everyone but Tom.
Banka soyguncuları Tom hariç herkesi öldürdü.

The bank robber shouted, "Stay where you are, all of you!"
Banka soyguncusu " hepiniz, olduğunuz yerde kalın!" diye bağırdı

Bank robbery will cost you ten years in prison.
Banka soygunu sana hapishanede on yıla malolacak.

The bank opens at 9 a.m. and closes at 3 p.m.
Banka, 09:00 'da açılır ve 15:00 'de kapanır.

The bank is three blocks away.
Banka, üç blok ötededir.

The bank has raised its dividend by 20%.
Banka, kar payını % 20 oranında yükseltti.

The bank isn't open on Sundays.
Banka, Pazar günleri açık değil.

I have a deposit of 500,000 yen at the bank.
Bankada 500.000 yenlik bir mevduatım var.

While employed at the bank, he taught economics at college.
Bankada görevlendirildiğinde ,kolejde ekonomi öğretti.

How much do you have in the bank?
Bankada ne kadar paran var?

He had a lot of money in the bank.
Bankada onun çok parası vardı.

You'll have to get off at the bank and take the A52.
Bankada paçayı yırtmak ve A52 yi almak zorundasın.

The balance at the bank stands at two million yen.
Bankadaki bakiye 2 milyon yende duruyor.

He borrowed a lot of money from the bank.
Bankadan bir sürü ödünç para aldı.

I have to withdraw some cash from the bank.
Bankadan biraz nakit çekmeliyim.

I have to take some money out of the bank.
Bankadan biraz para çekmeliyim.

I have to get some money out of the bank.
Bankadan biraz para çekmeliyim.

I need to go get some money out of the bank.
Bankadan biraz para çekmeye gitmem gerekiyor.

I've been to the bank.
Bankadaydım.

The bank has branches in all parts of the country.
Bankanın ülkenin her yerinde şubeleri var.

The branch offices of the bank are located all over Japan.
Bankanın şubeleri Japonya'nın her yerinde bulunmaktadır.

I ran across an old friend near the bank.
Bankanın yanında eski bir arkadaşa rastladım.

I made a deposit of $1,000 at the bank.
Bankaya 1,000 dolar yatırdım.

Can you tell me the way to the bank?
Bankaya giden yolu bana söyleyebilir misiniz?

They laughed all the way to the bank.
Bankaya giderken yol boyunca güldüler.

He went to the bank and changed his money.
Bankaya gidip parasını bozdurdu.

I have to go to the bank.
Bankaya gitmek zorundayım.

I've got to get to the bank.
Bankaya gitmeliyim.

We need to go to the bank.
Bankaya gitmeliyiz.

I went to the bank.
Bankaya gittim.

She deposits 10,000 yen in the bank every month.
Bankaya her ay 10.000 yen yatırıyor.

We won't be able to get to the bank before it closes.
Bankaya kapanmadan önce varamayacağız.

When you put money in the bank, you deposit it.
Bankaya para yatırdığında, onu biriktirirsin.

You can easily find the bank.
Bankayı kolayca bulabilirsiniz.

I'm going to the bank.
Ben bankaya gidiyorum.

I work for a bank.
Ben bir banka için çalışırım.

I'm a bank clerk.
Ben bir banka memuruyum.

A man was fishing on the opposite bank.
Bir adam karşı kıyıda balık avlıyordu.

I'm looking for a bank. Is there one near here?
Bir banka arıyorum. Buraya yakın bir tane var mı?

A bank lends us money at interest.
Bir banka bize faizle ödünç para verir.

I worked for a bank.
Bir banka için çalıştım.

He gets a reasonable salary as a bank clerk.
Bir banka memuru olarak makul bir maaş alır.

You'll find the shop between a bank and a school.
Bir banka ve okul arasında dükkanı bulacaksın.

I work in a bank.
Bir bankada çalışıyorum.

You can get a loan from a bank.
Bir bankadan kredi alabilirsin.

We will make the payment by bank transfer.
Biz ödemeyi banka transferiyle yapacağız.

We have an account with the bank.
Bizim banka ile bir hesabımız var.

This car came to a stop in front of the bank.
Bu araba bankanın önünde durdu.

This is a post office, and that's a bank.
Bu bir postane, şu da bir banka.

This is a post office and that is a bank.
Bu bir postane, şu ise bir bankadır.

Is there a bank nearby here?
Bu civarda bir banka var mı?

Go along this street and turn right at the bank.
Bu sokaktan düz git ve bankadan sağa dön.

We'll have to do a bit of walking to get from here to the bank.
Buradan bankaya ulaşmak için biraz yürümemiz gerekli.

Is there a bank near here?
Buraya yakın bir banka var mı?

Four armed men held up the bank and escaped with $4 million.
Dört kollu adam bankayı soydu ve 4 milyon dolar ile kaçtı.

The valuables are in the safekeeping of the bank.
Değerli şeyler bankanın korumasındadır.

Where is the nearest bank?
En yakın banka nerede?

My brother works in a bank.
Erkek kardeşim bir bankada çalışmaktadır.